powered by Sabit Çelik

Propolis ve Arı Sütünün Faydaları

Propolis ve Arı Sütünün Faydaları

Propolis ve Arı Sütünün Faydaları


Propolis Nedir?

Propolis bir arı veya kovan ürünüdür. Kelime anlamı olarak ‘önşehir’ anlamına gelmektedir.

İşçi arılar tarafından değişik bitki tomurcuklarından yaprak ve gövdelerinden toplanıp biriktirilen reçinemsi bir madde olan Proplis genellikle kayın, karaağaç ve kozalaklı ağaçlardan toplanır.

Arılar propolisi, kovanın iç duvarlarını düzgün hale getirmek, peteklerin ağızlarını kapatmak ve başka canlıların içeriye girmesine engel olmak amacıyla kullanılır.

Girdikten sonra ölen canlılar propolisle mumyalayarak kovanlarını koruma altına alırlar.

Propolisin Geçmişi

Tıbbi olarak kullanımı MÖ 350 Antikçağ Yunan Filozofu Aristotoles zamanına kadar dayanmaktadır.

Yunanlılar yara iyileşmesi için Mısırlılarsa mumya yapımında kullanmışlardır.

Hal böyle olunca propolis için en eski şifa kaynaklarından biridir diyebiliriz.

Bilim bunun farkına son 10-15 yılda varmış ve propolisin şifası bazı bilimsel çalışmalarla da desteklenmiştir.

Propolisin Geçmişi

Tıbbi olarak kullanımı MÖ 350 Antikçağ Yunan Filozofu Aristotoles zamanına kadar dayanmaktadır.

Yunanlılar yara iyileşmesi için Mısırlılarsa mumya yapımında kullanmışlardır.

Hal böyle olunca propolis için en eski şifa kaynaklarından biridir diyebiliriz.

Bilim bunun farkına son 10-15 yılda varmış ve propolisin şifası bazı bilimsel çalışmalarla da desteklenmiştir.

Arılar Propolisi Neden Salgılar?

Arıların da bizler gibi hayatlarını devam ettirebilecekleri bazı yaşam şartları mevcuttur.

Bizler için ortalama sıcaklık 37 dereceyken arılarınki  34 derecedir.

Arılar kovanlarının iç neminin dengesini %40 ila %60 oranında sabit tutmak isterler.

Şayet bu koşullardan sapılırsa ortam virüs, bakteri ve mantarlar için yaşanılabilir hale gelir.

İşte propolis maddesi bütün bunların dengesini sağlamak için salgılanır.

Propolisin Yapısı

Yapısında 300’den fazla bileşik bulunmaktadır.

Bu içerik coğrafi anlamda iklime ve toplandığı zamana göre değişmektedir.

Propolisin bileşiminde reçine, bal mumu, fenolik bileşikler ve uçucu yağ gibi organik içerikler bulunmaktadır.

Bu bileşiklerin yüzdelik paylarla ifade edersek %50’si reçine, %30’u mum, %10’u farmakolojik etkileri olan bileşikler %5’lik kısmı polen, %5’lik kısmı da demir, kalsiyum, magnezyum gibi elementleri kapsayan minerallerden ibarettir.

Propolisi eşsiz kılan %10’luk kısmını oluşturan farmakolojik bileşik diye ifade ettiğimiz yağ asitleridir.

Propolisin Biyolojik Aktiviteleri

Propolis tıbbi etki açısından;

Antibakteriyel

Antiviral

Antiseptik

Antifungal

Antibiyotik özellik taşıması yapılan bilimsel çalışmalarla belirlenmiştir.

Propolisin Biyolojik Aktiviteleri

Klinik çalışmalarda propolisin %70’lik alkolde eriyen diğer kısımlarının antibiyotiklerle birlikte kullanıldığında bu ilaçların etkisini arttırdığı, anestezik, antioksidatif etki gösterdiği ve güçlü bir antiseptik olduğu belirlenmiştir.

Propolis içerisinde bulunan kafeik asitin özellikle uçuk ve grip etmeni bazı virüs türleri üzerinde etkili olduğu, ayrıca antitümör özellik taşıdığı bulunmuştur.

Arı propolisi virüslere karşı oldukça etkilidir.

Propolisin içeriğinde bulunan bioflavonoid protein örtüsünü tutar ve içinde kilitlenilen virüslerin enzim salgılanması ve çoğalmasını önler.

Propolis’in İçerisindeki Ana Gruplar

Antioksidan etki

Antitümör etkisi

Antiviral etkisi

Antirombotik etki

Antienflamatuar etki

Antiallerjik etki

Aterosklerosis ve kroner kalk hastalıklarından koruma etkisi

Vasodilatasyon etkisi

Hücresel immunitenin stimülasyonu etkisi gibi önemli etkiler göstermektedir.

Flavonoidlerin Antioksidan Etki Mekanizması

Flavonoidler antioksidan ailesinin en önemli üyelerinden bir tanesidir.

Flavonoidler antitoksidan özelliklerini gösterebilmek için serbest radikallerle reaksiyona girerek onları etkisiz hale getirirler.

Flavonoidlerin Antibakteriyel Etki Mekanizması

Oral mikroorganiazmaların büyümesini ve bakteri kaynaklı glucosyltransferases (GTF) aktivitesini inhibe ederek etki göstermektedir

Etki Edilen Bakteri Türleri Gram Pozitif Bakteriler

Streptococcus aureus

Bacillus brevis

Bacillus polymyxa

Bacillus pumilus

Bacillus Sphaericus

Streptococcus mutans

Streptococcus sanguinis

Enterococcus faecalis

Leuconostoc mesenteroides

Proteus Vulgaris

Bacillus subtilis 

Streptococcus sobrimus

Streptococcus pyogenes

Gram Negatif Bakteri Türleri

Eschericha coli

Pseudomonas aeruginosa

Aerobacter aerogenes

Alcaligenes sp.

Bordetella bronchiseptica

Serratia marcescens

Maya Türleri

Candida albicans

Flavanoidlerin Antiviral Etki Mekanizması

Flavonoidlerin antiviral etkisi viral proteinlere bağlanma yeteneği ile ilgilidir.

Örneğin metil quercetin’in poliovirüsünün replikasyonunu ve hücresel protein sentezini bloke ederek önlediği tespit edilmiştir. Erpes simplex tip 1 ve 2, adeno virüs, corona virüs, ve rota virüs.

Flavanoidlerin Antienflamatuar Etki Mekanizması

Mast hücre, histamin salınımını ve lukotrien sentezini inhibe ederek etkilerini gösterirler.

Hücreler arası iletisimi arttırmakla

Omitin dekarboksilazi ve timidinin DNA yapışma kaulrnasiru inhibe etmek suretiyle hiicre proliferasyonunu inhibe ederek.

İlgili reseptörleri bloke ederek antiproliferatif etki göstererek.

Laktak transportu inhibe ederek

Kalmodulini inihibe ederek vasküler dokunun endotelyumundaki nitrikoksit (NO) sentezinin regülasyonu düzenlemek suretiyle antitümor etkisi gösterir.

Flavonoidlerin Antialerjik Etki Mekanizması

Mast hücre ve histamin salınımını inhibe ederek etkilerini gösterirler

Hücresel Immunitenin Stimülasyon Etki Mekanizması

Makrofajların fagositoz etkisini, mast hücrelerinin aktivasyonu ve notrofiller tarafından oksidanların salınımını baskılayarak gösterirler.

Flavonoidlerin Aterosklerosis ve Koroner Kalp Hastalıklarından Koruma Etki Mekanizması

Flavonoidler serbest radikalleri yakalayarak

Siklooksigenaz ve lipoksigenaz enzimlerini inhibe ederek

Lipid peroksidasyonunu önlemek suretiyle aterosklerotik plaklarının büyümesini önler.

Propolis’in İçerisindeki Ana Gruplar

2-Benzoik Asit ve Türevleri

Mayaların, küflerin ve bazı bakterilerin üremelerini engeller.

3- Steroller

Kolestrol düşürücü etki göstermektedir.

Arı Sütü Nedir?

Arı sütü baldan tamamen farklı, koyu kıvamda, peltemsi, sedef görünümünde, yüksek protein kaynağı olduğu gibi enzimler, vitaminler, minareler ve aminoasitlerin bakımında da son derece zengin ve dengeli bir bal arısı ürünü, yüksek değerde eşsiz bir besin maddesidir.

5-15 günlük işçi balarılarının, kraliçe arıyı beslemek için yutak altı bezlerinden (hypopharyngeal) salgıladıkları, hammaddesi bin bir çiçeğin çiçek poleni (balözü) ve bal arılarının enzimlerinden oluşan, 1/1 gr/cm³ özgül ağırlığında, organik asit karakterindedir.

Arı sütü, ana arının besini olup, besin değeri oldukça yüksektir.

Ana arı ve işçi arılar yumurtadan çıktıklarında aynı genetik yapıya sahip olmalarına rağmen, larva döneminde farklı oranda ve sürede arı sütüyle beslenmeleri yapılarının farklılaşmasına neden olmaktadır.

Bu besini üreten genç bal arıları yaklaşık 40-45 gün yaşarken, sadece arı sütü yiyerek yaşayan kraliçe arı 5-7 yıl yaşamaktadır ve her gün kendi ağırlığında ortalama 3000 yumurta yapma yeteneğine sahiptir.

Sadece 6 günlük bu farklı beslenme sonucunda ana arı hastalıklara direnç kazanmakta, günde kendi ağırlığının iki katı kadar (1500-3000) yumurta üretebilmekte ve 6 yıl kadar yaşamaktadır.

Diğer işçi arılar ise kolay hastalanırlar, dişi oldukları halde yumurta bırakamazlar ve sadece 2 ay yaşarlar.

İki birey arasındaki bu derece farklılaşma sadece arı sütü ile beslenmelerinden kaynaklanmaktadır.

Arı Sütünün Bileşimi

Arı sütü %66 su, %14.5 karbonhidrat, %4.5 lipid, %13 aminoasitten oluşur. %2’lik kısmı henüz bilinmemekte oluğ bu yüzden sentetik olarak üretilmemektedir.

B1, B2, B3, B6, B12, biotin, folik asit,inosital, pantotenik asit, A,C,D,E vitaminleri, bazı minaraller

10-HDA

Asetil kolin

Gama globülinler

Oleik asit

Esansiyer aminoasitleri içermektedir

Arı Sütünün İnsan Sağlığı Üzerine Etkisi

Bağışıklık sistemini güçlendirici etkiye sahiptir.

Hücre yenilemesi, üretimi ve metabolizması üzerine etkilidir. 

Hormonları ve metabolik işlevleri düzenler.

İştah üzerindeki düzenleyici özelliği ile iştah açıcı olarak kullanılır.

Arı sütündeki asetilkolin çocukların öğrenme ve algılama işlevlerinin artmasına yardımcı olur.

Gama globulinler bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde rol oynar.

Bu sayfayı paylaş :